9 Mayıs 2011 Pazartesi

Atina (Athens) - 03/2011



Atina seyahat edilmesi gereken yerler listesinin ilk 10unda olmasa bile mutlaka görülmesi gereken bir yer.


Deniz ve nehir etrafına kurulan tüm avrupa şehirlerinin aksine Atina geçmişinden kopamayıp Akropolis etrafında büyüyen bir şehir - tabi ki güeyde Pire limanında denize kavuşuyor.


Şehrin kalbinde akropolis var. Akropolis tek bir yamacı olan sarp bir tepenin üstünde.. eskiler tanrılara adamakta pek de haksız sayılmaz.



Akropolis MÖ 3000 yıllarına dayanan geçmişiyle her çağın merkezi olan yer. Günümüzdeki önemiyse Antik Yunanistanın en önemli eserlerini içinde barındırıyor olması: Parthenon, Erectheion ve Atina Nike Tapınağı..













Giriş 12 €, fakat bu bilet ile şehir merkezindeki tüm açık hava müzelerine girebiliyorsunuz: Agora, Roma Hamamı, Kerameikos, Dionysos Tiyatrosu, Olympian Zeus tapınağı..





Akropolisin arkasına düşen Antik Agora antik yunanın şehir merkezi diyebiliriz - çoğu şey zarar gördüğü için hayalinizde tamamlamanız gerekiyor. Agoranın hemen aşağısındaki Hephaestus tapınağı daha küçük boyutlu olmasına rağmen en iyi korunmuş tapınak ve diğerleri hakkında epey fikir veriyor.






Akropolisin öteki kanadında ise Hadrian Kapısından girilerek ulaşılan Olympian Zeus tapınağı var. Malesef onunda sadece 16 sütunu kalmış. geçen yüzyılda yıkılan sütunlardan birisini gördüğünüzde o dev sütunların yapımına ilişkin bir sırrı keşfediyorsunuz. MÖ 6. yüzyılda başlayıp MS 2. yüzyılda Roma İmparatoru Hadrian döneminde bitirilebilen antik dünyanın en önemli ve en büyük tapınaklarından birisini bu halde görmek üzücü.. Bu arada belirtmek gerekirse aynı Hadrianın Kütahya Çavdarhisarda bulunan Aizanoide de bir Zeus tapınağı inşa ettirdiğini belirteyim; buradaki tapınağın hem ana duvarlarının önemli bir kısmı hem de alt katındaki sunağı sapasağlam durmakla beraber Anadolumdaki tüm tarihi zenginlik gibi unutulmuş durumda..










Olimpialı Zeus tapınağının hemen arkasında Panathenaic Stadyumu görülüyor (giriş 3€ - karşıdan bakmak bedava). At nalı şeklinde yapılan stadyumun 60000 kişi kapasitesinde olduğunu öğrenmek ise büyüleyici. Pistin uzunluğu yaklaşık 400 m.




Daha sonra Lycabettus tepesine çıkıp (yürüyerek? ya da funiküler ile) günün yorgunluğunu kahvenizi uçsuz bucaksız Atina manzarasına karşı yudumlayarak atabilirsiniz..



Syntagma meydanı Parlemento binasına evsahipliği yapmaktan öte alışveriş merkezinin başladığı yer.. Meydanın aşağı kısmında Ermou caddesinde ünlü markalar ve ara sokaklardaki küçük dükkanlar saatlarinizi almak için sizleri bekliyor olacak. Hediyelik eşyalar için Plaka bölgesindeki dükkanları ve Agora civarı tercih edilmeli.





Döneri "Gyros", Haydariyi "Tzatziki", Adanayı "Kebab"olarak yemek isterseniz seçenek çok fazla. Yerel ve uluslararası coffee shoplar (starbucks ve costa cafe), fast food zincirleri (mcdonalds ve goodys) ve sandviç clublar (everest) tercih edilebilir. Agora boyunca yer alan cafelerde Akropolis manzaralı geniş bir menü var. Syntagma ve Plaka arasındaki Hard Rock Cafe çok mütevazı ama menü ve müzik itibarıyla tatmin edici.



İki günlük bir tur sonunda zoraki olarak yunan alfabesininde başlangıç seviyesini geçip artık dükkan isimlerini okuyabildiğinizi farkettiniz mi?



Ulaşım:






Havalimanı-Şehir: ben yandım siz yanmayın, taksilere kanmayın (40 €) , 3 otobüs hattıyla şehir merkezinin belli noktalarına servis var (5 €)


Şehiriçi: Şehir merkezi ve bahsettiğim yerler yaya olarak gezilebilir. Tramvay hatları ile şehrin diğer kısımlarına ulaşım çok rahat - cebinizde bir hat haritası olsun yeter. Otobüsleri kullanmak yunan alfabesi kullanıldığı ve rota konusunda pek fikir vermediği için neredeyse imkansız.. Hop on Hop off turları Pire - Liman tarafına kadar uzanmayacaksanız bence lükse kaçar..




Nerede Kalınır:


Plaka bölgesinde mümkünse Akropolis manzaralı. Athens Gate oteli şık ve keyifli.. Daha bütçeye uygun olması açısından plaka civarında apart ve hostel sınıfında olmayan 2-3 yıldızlı küçük oteller seçilebilir..





Görüşmek üzere...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder